Avrupa Birliği’nde Yeni Bir Dönem: Kara Para Aklamaya Karşı AMLA Otoritesi ve Temmuz 2025 İtibari ile Başlayan Değişim Süreci
Legal Advisor, Düsseldorf Consulting GmbH
Temmuz ayı itibariyle Avrupa Birliği (AB), finansal sistemini daha şeffaf, uyumlu ve güçlü hale getirmek adına tarihî bir adım attı ve bu adım ile Anti Money Laundering Authority (AMLA) adında yeni bir merkezi düzenleyici kurum kuruldu. 2025 yılı itibarıyla operasyonel hale gelen AMLA, yalnızca Avrupa’da değil, global düzeyde finansal suçlarla mücadelede yeni bir sayfa açıyor. Peki AMLA nedir? Neden bu kadar önemli? Hangi kurumları doğrudan etkileyecek?
AMLA Nedir?
AMLA, Avrupa Birliği’nin kara para aklama (AML) ve terörizmin finansmanı (CFT) ile mücadelesini merkezileştirmek için kurduğu yeni düzenleyici ve denetleyici yeni bir otoritedir. AB Komisyonu’nun Temmuz 2021’de önerdiği bu yapı, Haziran 2024’te yasalaşmış, merkezi Frankfurt olarak belirlenmiştir. 1 Temmuz 2025 itibariyle de faaliyetlerine başlamıştır.
Temel amacı, yüksek riskli finansal kuruluşları doğrudan denetlemek ve AB genelinde AML/CFT uygulamalarını uyumlu hale getirmektir.
Kurumsal Yapı ve Yetki Alanı
AMLA’nın yapısı iki ana organdan oluşur:
- - Genel Kurul: Üye ülkelerin finansal istihbarat birimlerinin (FIU) ve düzenleyici otoritelerinin temsilcilerinden oluşur.
- - Yürütme Kurulu: Kurumun başkanı ve beş bağımsız uzmandan oluşur.
Bu yapı, hem politika belirleme hem de denetim faaliyetlerini etkin bir şekilde yürütmeyi mümkün kılar. AMLA, yüksek riskli finansal kuruluşları doğrudan denetleme, finans dışı sektörleri ise dolaylı yönlendirme ve rehberlik etme yetkisine sahiptir.
2024’ten 2028’e Zaman Çizelgesi
- - 2024 Haziran: AMLA yönetmeliği yayımlandı.
- - 2025 Temmuz: Operasyonlar başladı; ilk personel ve denetim sistemi kuruldu.
- - 2026 / 2027: Veri sistemleri, risk analitiği ve FIU entegrasyonları geliştiriliyor.
- - 2028: 40 büyük finansal kuruluş doğrudan AMLA denetimine tabi olacak.
Bu aşamalı geçiş, AB genelinde AML uygulamalarının güçlendirilmesini ve standartlaştırılmasını sağlayacaktır.
Kripto Varlıklar ve Yeni Risk Alanları
AMLA’nın en çok odaklandığı alanlardan biri kripto varlık hizmet sağlayıcılarıdır. Kurum başkanı Bruna Szego, 2025 yılında yaptığı açıklamada kriptoyu “en büyük AML riski” olarak nitelendirmiştir.
AMLA, bu sektördeki platformları yakından izlemeye ve MiCA kapsamında doğrudan denetim uygulamaya hazırlanıyor.
AB Otoriteleriyle İş Birliği
Temmuz 2025’te AMLA, EBA, ESMA ve EIOPA gibi Avrupa Birliğinin diğer mali düzenleyici kurumlarıyla Mutabakat Muhtırası imzalayarak kapsamlı bir veri paylaşım ve denetim koordinasyonu sistemi kurmuştur. Buna göre; AML uygulamaları, finansal gözetimin diğer alanlarıyla entegre edilecektir.
AMLA Yönetim Kadrosu
- - Başkan: Bruna Szego : Eski Avrupa Menkul Kıymetler ve Piyasalar Kurumu (ESMA) üst düzey yöneticisidir, stratejik yönü belirlemektedir.
- - İcra Direktörü: Nicolas Vasse: IBM danışmanlığı geçmişiyle operasyonel yapıyı ve teknolojik altyapıyı yönetmektedir.
Zaman Çizelgesindeki 2028 ve Sonrası: Neden Önemli?
2028 yılı itibarıyla AMLA, AB içindeki en büyük ve karmaşık 40 finansal kuruluşu doğrudan denetlemeye başlayacaktır. Bu gelişme ile birlikte:
- - Üye devletler arasındaki AML uygulama farkları azalacak,
- - Uluslararası yatırımcılar için AB pazarı daha öngörülebilir hale gelecek,
- - Kripto gibi alanlarda net düzenleme ve hesap verebilirlik artacaktır.
Tüm bu nedenler ile kanaatimce, AMLA, sadece bir denetim otoritesi değil; Avrupa finansal sisteminin güvenliği ve şeffaflığı için de bir dönüm noktasıdır. Kripto varlıklar, sınır ötesi ödeme sistemleri ve finans dışı sektörlerde artan AML riskleri karşısında, AMLA’nın varlığı Avrupa Birliği içi uyumu güçlendirirken, üçüncü ülkelerdeki kurumları da etkileyecek yeni bir norm oluşturmaktadır. Türkiye’yi ele alırsak Avrupa Birliği ile finansal ilişkisi yoğun ülkeler için bu yapının gelişiminin yakından izlenmesi önemlidir. Türkiye’de MASAK mevzuatına göre kara paranın aklanmasının önlenmesine yönelik yükümlülük taşıyan başlıca kurumlar şunlardır;
- Bankalar, ödeme kuruluşları, faktoring/finansman şirketleri
- Kripto varlık hizmet sağlayıcılar
- Kuyumcular, galericiler, noterler, avukatlar, muhasebeciler
- Gayrimenkul danışmanları
- Lojistik ve para taşıma şirketleridir.
Türkiye’de AML faaliyetleri, başta MASAK (Mali Suçları Araştırma Kurulu) olmak üzere çeşitli kurumlarca yürütülür. MASAK, Hazine ve Maliye Bakanlığı’na bağlıdır ve Türkiye’nin ana kara para aklamayla mücadele birimidir.
Temel Hukuki Dayanaklar:
- - 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun
Bu kanun, şüpheli işlem bildirimi, yükümlülük denetimleri ve idari yaptırımlar gibi AML uygulamalarının temel çerçevesini çizer.
- - Türk Ceza Kanunu (TCK) m.282
Kara para aklama suçunu tanımlar. 2 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası öngörür. Suçun örgütlü şekilde işlenmesi durumunda cezalar artar.
- - 6415 sayılı Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanun
Terörizmin finansmanını suç sayarak AML ile mücadeleyi destekler.
- - FATF (Financial Action Task Force)
Türkiye, 1991’den beri FATF üyesidir ve bu çerçevedeki yükümlülükleri yerine getirmekle sorumludur. FATF, AML/CFT (terror financing) sistemlerini uluslararası standartlara bağlayan kuruluştur.
Böylece yeni süreçte MASAK Mevzuatının da AMLA ile şekilleneceğini öngörerek, Türkiye örneğinden yola çıkarak Avrupa Birliği ile iş gereği ticari ilişkiler kuran tüm ülkeleri yakın bir zamanda etkileyeceğini belirtmek gerekir.
Successful